Yolculuğun kendisi bizi mutlu eder, varılacak yer değil.
Gelin bu sözler üzerine biraz konuşalım.Sizce bu sözler bize ne anlatmak istiyor?
Hayatımıza bakarsak eğer insanların hep bir amaç uğruna koşturduğunu görürüz.Peki yukarıdaki sözde neden varılacak yer değil de yolculuğun kendisi mutlu eder yazıyor?
Mutlaka hepimiz kendimizi bir amaç uğruna koşturduğunu görürüz.Peki ama neden?
Gelin hayatımızda herkesin yaşadığı başarıya ulaşma yolcuğunu konuk alalım.
Herkes başarıya ulaşmak ister ama herkes başaramaz.Peki başarıya ulaşma sürecinde neden hayatımızdan hiç keyif alamayız?
Çünkü genellikle hepimiz istediğimiz şeyi başarınca hayatımızın düzeleceğine ve o zaman mutluluğa ulaşacağımıza inanırız.Ama ne yazık ki bu hepimizin yaptığı bir yanlış.Hayatımız çok kısa ve biz sadece istediğimiz şeylere ulaşınca mutlu olursak , ne anlamı kaldı bu hayatın öyle değil mi?
Gelin hayatımızdan bir örnek verelim.
Bunu şeye benzetebiliriz yaz tatilinin en güzel zamanları yaz tatilinden hemen önceki birkaç haftadır o birkaç hafta icindeki heyecanı yaz tatilinde hissedemeyiz.
Peki bir şeyi başarınca mutlu olmayalım mı?
Hayır, kesinlikle mutlu olmalısınız ama sadece mutluluk başarının arkasında saklanmıyor.Mutluluk sandığınızdan çok daha yakınınızda sadece onun farkına varmamız gerekiyor.Ama mutluluğun peşinden de koşmamalıyız.Çünkü koşan kovalanır.
O yüzden bir hedefimize giderken sadece hedefimize ulaşınca mutluluğu aramayalım.Sürecin, anının tadını çıkaralım.
Hepinize hayatınızdaki bütün yolculuklar için başarılar diliyorum.Unutmayın ki o yoldan çıkmak isteyebilirsiniz ama yaşadığınız o zorluklar sizi siz yapan şeylerdir.
Hayatınızın her anının keyfini çıkarın ve gelecekte mutluluğu aramayın.Sandığınızdan çok daha yakında sizi bekliyor….
En sevdiğim filmlerden birisi olan Dingin Savaşçı filminden çok güzel bir kesit ile sizi uğurluyorum.
“Hayatın üç kuralı: 1-Paradoks: Hayat bir gizemdir, onu çözmeye çalışmakla vakit kaybetme. 2-Mizah: Mizah duygunu koru. Özellikle zor durumlarda sınır tanımayan bir güçtür. 3-Değişim: Hiçbir şey asla aynı kalmaz.”